Güven SERİN


ÇOBAN ÇEŞMESİ -----------------------------


Ganoslarda yapmış olduğumuz ilk şafak yürüyüşü; Uçmakdere üstünde bulunan tepeler arasında ki vadide bulunan; Çoban çeşmesine olmuştu. Tam da çeşmenin yakınlarında bir koyun sürüsü, sürüyü bekleyen çoban köpekleri karşılamıştı bizi.

Akıllıca sınadılar bizim, çobanı karşıki tepelerde olan çoban köpekleri. Hırlı mı, hırsız mı? Yararlı mı; zararlı mı? Yunus Ustanın telkinleriyle, kaçmamayı, zararsız olduğumuzu anlatmayı seçince, bir süre sonra, sürüye uygun mesafede kalmamamıza izin vermişlerdi. Çoban Çeşmesinin öyle bir hikâyesi olmuştu, Ganosların Tepelerinde yapmış olduğumuz ilk yürüyüşte.

Tekirdağ, aynı zamanda, çiftçilerin, çobanlarında şehri! Kırk yılda yaşanan hızlı göçlerde; buraya göç eden insanlar içerisinde en çokları; tarımla, hayvancılıkla uğraşanlar oldu. En güzel, en masalımsı köyler; bu göçler sayesinde boşaldılar.

 Yeniköy, Mermer, Gazi Köy, Güzel Köy, Ormanlı gibi; yüzlerce köy…

İlk önce sağlık ocakları, sonra ilkokulları boşaldı; viran hale geldi.

Yöremizde söylenen güzel bir söz; “ Vurun Abalıya!” kim bilir kaç yüzyıl içerisinde süzüldü, insanlık sosyolojisinden! Sıklıkla vurgulanan, hatta hakaret anlamına gelen; “ Çobana bak!”

 Yedi numaralı halk otobüsünde yol alıyorken, bir sokaktan diğerine geçerken de aynı hakaret yaşandı. Otobüs, diğer sokağa geçerken, yanlış park etmiş özel araç yüzünden biraz zorlandı. Hemen arkamda oturan kadın ve erkek; ikisi birden; “ çobana bak! Ehliyeti nereden aldın sen?”

 Doğrusu canım yanıyor bu sözlerden ötürü. Çobanlık yapmadım. Çobanın ustalık hali olan kâhyalık sıfatına, becerisine erişmedim. Yazı sanatında, kâhyaya; kalfalığa erişmiş olduğumu bildiğim için; binlerce yılın tecrübesine sahip; çobanları, kâhyaları tanıdım.

Hangi otlakta, hangi zamanda nelerin bulunacağı, sürülerini oluşturan; koyun ve keçilerin güvenliklerinden tutun da sağlıklarına, kurdun, kuzuya yatacağı pusu alanlarına, en güzel, en gösterişli köpeklerin beslenmesine kadar her şeyi bilen insanlardı; bu çobanlar; kâhyalar.

Büyük göç; köy göçleri; çobanları da, çiftçileri de kaçırdı. Nereye? Güya şehirlere! Yol yordamıyla, sezgileriyle geldiler. Gürültü, çelişkiler o kadar çoktu ki; onlar da; binlerce yılın tecrübesini; dağlarda, ovalarda, tepelerde, vadilerde bıraktılar.

Çobana, çobanlık mesleğine bu kadar yüklenmeni sebebi nedir? Acaba, bize geçmişi, kendi halimizi, akrabalarımızı, zavallı tükenişimizi anlatıyor olmasın? Bir mesleği yerden yere vururken, aslında şehirlerde hiçbir işe yaramayan, asalaklara, üretmeyen, yardımdan, bizi biz yapan komşuluk ilişkilerinden kaçan, korkan insanlar haline gelmiş olduğumuzun kanıtı; çobanlığa saldırmak, fikrini tetikliyor gibime geliyor.

Sanmayın ki; bizler entelektüeliz! Öyle olsaydı, samanı, eti dışarıdan getirirken, artık çobanlık mesleğini yapacak insanlar kalmadığını görmezlikten gelmez, üzüm üzüme baka baka; kapkara olduğumuzu anlar, onun çaresini üretmeye çalışırdık…

Sosyal medya; çobanlık yapan kızın davranışıyla günlerce sarsıldı. Keçisinin yeni doğmuş oğlaklarını, soğuktan, kardan, tipiden korumak için sırt çantasına alan Rizeli; Hamdu Sena ve köpeği Tomi herkesi şaşırttı. Herkes ona imrendi.

Kimse çobanlığıyla alay etmedi. Niçin? Bizim unuttuğumuz, cesaret edemediğimiz işi; zor olanı, güzel, değerli ve vicdani olanı yaptığı için. Bizler de ancak onun resimlerini, videosunu paylaşarak; unutulan hikâyeleri; yaşam iksirlerini açığa çıkartarak, kokusundan faydalanıp, hayat bulmaya çalışırız.

 Bu gamsızlığa, bu cehalete, bu kadar dersler, çaresizlikler az bile. Oysa Rizeli kız çoban Hamdu Sena; olması gerekeni yaptı. Ünlü olmak, alkış almak için değil; evini geçindirdiği keçilerin yavrularını yaşatmak, onun çobanlık mesleğinin, insan tarafının bir parçası olduğunu öteden beri aktarılan kültüründen, mayasına geçen demden biliyor zaten…

Faruk Nafiz Çamlıbel de bu işin sırrını bilen şairlerden;

 Derinden derine ırmaklar ağlar

Uzaktan uzağa çoban çeşmesi

Ey suyun sesinden anlayan bağlar

Ne söyler şu dağa çoban çeşmesi?

Çeltiğin başkentinde korkutan görüntü!

İpsala Gümrük Kapısı'nda yeni peronlar hizmete girdi.

İpsala'ya Kapalı Halı Saha Müjdesi!

Yatılı Hafızlık Kuran Kursunun Açılışı Törenle Yapıldı.

Meriç’te 24 saatlik kısıtlama nehrin su seviyesini artırdı

İpsala OSB’de sona gelindi

Köprü Mahallesi Yazlık Düğün Salonunun Temeli Atıldı.

Siyaseti buluşturan düğün

İpsala'da Biçerdöver Denetimleri Yangın Riskine Karşı Sıkılaştırıldı.

Dallık Şenliği Yapıldı

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 36 30 1 5 60 95
2.Fenerbahçe 36 26 4 6 51 84
3.Samsunspor 36 19 10 7 14 64
4.Beşiktaş 36 17 8 11 23 62
5.İstanbul Başakşehir 36 16 14 6 4 54
6.Eyüpspor 36 15 13 8 5 53
7.Trabzonspor 36 13 11 12 13 51
8.Göztepe 36 13 12 11 9 50
9.Rizespor 36 15 17 4 -6 49
10.Kasımpaşa 36 11 11 14 -1 47
11.Konyaspor 36 13 16 7 -5 46
12.Alanyaspor 36 12 15 9 -7 45
13.Kayserispor 36 11 13 12 -12 45
14.Gazişehir Gaziantep 36 12 15 9 -5 45
15.Antalyaspor 36 12 16 8 -25 44
16.Bodrum FK 36 9 17 10 -17 37
17.Sivasspor 36 9 19 8 -16 35
18.Hatayspor 36 6 22 8 -27 26
19.Adana Demirspor 36 3 28 5 -58 2