Ve Önder kapandı

Türkiye'de bir bir kapanan yerel gazetelere bir yenisi daha eklendi ve Keşan'da 58 yıl ara vermeden yayınlayan Önder Gazetesi, Pazartesi günkü nüshasıyla yayın hayatına son verdi… Önder Gazetesi kapanışına ilişkin haberini “Hoşça Kalın!” başlı

Türkiye'de bir bir kapanan yerel gazetelere bir yenisi daha eklendi ve Keşan'da 58 yıl ara vermeden yayınlayan Önder Gazetesi, Pazartesi günkü nüshasıyla yayın hayatına son verdi. Önder Gazetesi, kapanışa ilişkin haberini “Hoşça Kalın!” başlığıyla duyururken, yerel basının içinde bulunduğu zorluklar nedeniyle artık dayanma güçlerinin kalmadığını belirten gazetenin sahibi 92 yaşındaki sahibi Feyzullah Aktan, “Esen kalın!” başlıklı köşe yazısıyla okurlarına veda etti.
“HOŞÇA KALIN!”
Önder Gazetesi'nin son nüshasındaki  “Hoşça Kalın!” başlıklı veda haberi şöyle:
“26 Nisan 1962'de başladığımız günlük yayın hayatımızın bugün son günü… Aralık 2019 Salı günü gazetemizi basıp, dağıtımını gerçekleştirdik.
58 yıldır Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalarak, doğru habercilik anlayışımız ve çizgimizden vazgeçmedik. Siz okurlarımıza en doğru haberleri ulaştırmak için çaba serf ettik. Bugün siz okurlarımıza buluşturmak üzere son haberlerimizi son gazetemizde yayımladık.
58 yıldır Önder Gazetesi'nin çeşitli departmanlarında görev yapan başta emekçilerimiz olmak üzere; tüm abone ve okurlarımıza, reklam vererek ayakta kalmamızı sağlayan kurum, firma ve şahıslara ayrı ayrı minnet ve teşekkürlerimizi sunarız.
Önder 58 yıldır sizinle ayakta kaldı, sizinle büyüdü…
2020'nin sağlık, mutluluk ve sevgi dolu bir yıl olması dileğiyle, hoşça kalın!”
ESEN KALIN
Feyzullah Aktan, “Esen kalın” başlıklı oldukça uzun köşe yazısında ise özetle şunları kaydetti:
Şu okuduğunuz yazı, 70 yılı aşkın süredir yazdığım binlerce yazımın en zoru olacak…
Çünkü bu bir veda yazısı, 'gidip de gelememek, gelip de bulamamak var' dedikleri…
92 yıllık acılı, tatlılı, inişli çıkışlı bir ömrün içinden süzülerek geliyor.
Başkalarını üzmemeye, kırmamaya çalışırken parçalanmış, kül ufak olmuş bir benliği ince ince yakarak geçiyor… Gittikçe senden de bir şeyler koparıp götürüyorlar… 
**
Devrimlerini tamamlayamadan, 7 düvelin işgalinden kurtarıp kurduğu 'Demokratik, Laik, Sosyal Hukuk Devleti'nin iç mikroplardan arındırıp kökleştirmeden, 57 yaşında aramızdan ayrılan Baş Komutanımız, Baş Öğretmenimiz, Baş Çiftçimiz, Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk7ün bıraktığı acılar elbette acıların en büyüğü ve en onmazıdır…
Çok güvendiği Türk Gençliğine, 7'den 95'e (ben dahil) emanet ederek korunup kollanmasını istediği varlımızın ve geleceğimizin yegane temeli olan 'en kıymetli hazinemizi O'nun öngördüğü ve aynı Çanakkale'de askere emrettiği anlamda canımızı koyarak- koruyup kollayabildik mi?
Hayır, koruyup kollayamadık!.
**
Önder'i çıkarıp yaşatmak için benimle birlikte fedakârca çalışanlara, özellikle fikir yazılarıyla çok kaliteli kocaman bir kadro oluşturan büyüklerime, dostlarıma (burada adlarını yazabilmem için gazetenin arşivine girmem gerekir, birinin adını atlasam kahrolurum) teker teker teşekkür ve minnetlerimi sunuyorum. Önder'in 'meccani  parasız  muharrirleri onlar. Hakları asla ödenemez, adlarını Keşan Kent Müzesi'ndeki Önder arşivlerini karıştırdıkça göreceksiniz.
Ve okurlarımız; kuşaktan kuşağa Önder'i bırakmayanlar..
Ya her sabah caddeye bakan camda gazeteyi okuyan, okunma oranını yükseltip kasaya yararı olmayan sevgili okurlar, bugün Önder'i sok kez okuyorsunuz, farkında mısınız?
Yarın size nasıl yardımcı olabiliriz acaba?”