CHP Edirne Milletvekili ve CHP Genel Başkanı Başdanışmanı Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu, bölgedeki çeltik üreticilerinin sorunlarını meclis gündemine taşıdı.
Konuyla ilgili olarak, dün, Gaytancıoğlu’nun, görüşünü aldık.
“Çeltik üretiminin yüzde 60’ını Edirne bölgesi karşılıyor”
Türkiye’nin çeltik üretiminin yüzde 60’ını Edirne bölgesinin karşıladığının altını çizerek, sözlerine başlayan Okan Gaytancıoğlu, “Bölgemizde uzun zamandır çeltik tarımı yapılıyor ve Türkiye ekonomisine ciddi bir katkı sağlamaktadır. Türkiye genelinde yaklaşık 22 bin tane çeltik üreticisi bulunuyor. Ekonomiye bu kadar ciddi katkı sağlayan bir sektörde, ne yazık ki, dışa bağımlıyız. Türkiye’de tüketilen çeltiğin yüzde 30’u ithal edilerek, dışarıdan getiriliyor.
Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü’nün geliştirdiği yerli çeşitler olan Osmancık ve birçok ürünün verim düzeyi yüksektir. Çiftçimizin de bilgi düzeyi çok yüksek seviyelerde ilerleyerek, son 10 yıla damgasını vurdu. 300 bin tonlardan, 900 bin tonlara çıkan bir üretim artışı var. Bu artışta devletin, Tarım Bakanlığı’nın ve AKP hükümetinin hiçbir katkısı yoktur. Başarı tamamen Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü’nün bilim insanları ile Edirne, İpsala, Keşan, Meriç ve Uzunköprü çiftçisine aittir. Çeltik tarımında, Amerika’dan dahi iyi bir teknolojiye sahibiz.” dedi.
“Çiftçinin kara gün dostu, fiyatları dengeler”
Çeltikte üretim ve verim artışı yaşanmaya başladığına dikkat çeken Gaytancıoğlu, şunları söyledi: “Üretim artışını, AKP hükümeti geriletmeye başladı. 2009 yılında çeltik fiyatı kilogram başına 1,5 liraydı. Daha sonraki süreçte, fiyatlar; 80-90 kuruş ve 1 liralara kadar gerilemişti. Geçen sene ithalatın az olmasıyla birlikte fiyat 2 liraya kadar çıktı. Ancak, ciddi bir ithalat yapılarak, fiyat 1,20 liraya kadar düştü. Dolayısıyla, istikrarsız bir piyasa var. İthal edilen bir üründe çiftçinin çok zengin olması lazım. Çünkü çiftçimiz, dünyanın en kaliteli pirincini üretiyor. Ama hükümet ve Tarım Bakanlığı’nın uyguladığı politikalar, üretimi baltalıyor. Halbuki, baltalama yerine teşvik edilmesi gerekiyor. Çeltikte fiyat arttığında, TMO’yu devreye sokarak, fiyatlar aşağıya çekiliyor. Fiyatlar 1,20 liraya kadar düştüğünde TMO devreye girmiyor. TMO, çiftçinin kara günü dostudur. Çiftçinin kara gün dostu, fiyatları dengeler. Fiyatlar yükseldiğinde, tüketici lehine piyasaları düzenler ancak, fiyatlar çok düştüğünde ise, üreticiyi koruması lazım.”
“TMO, 2015 yılı hasadında devreye geç girmemesinden ötürü İpsala’da ve Uzunköprü’de bir çok üretici battı”
2015 yılında, TMO’nun geç alım yapmaya başladığını hatırlatarak, sözlerine devam eden Okan Gaytancıoğlu, şöyle konuştu: “TMO’nun 2015 yılı hasadında, devreye girmemesinden ötürü İpsala’da ve Uzunköprü’de bir çok üretici battı. Hatta, İpsala’da bir üreticimiz olan Mehmet Petmezci intihar etti. Yaklaşık 1 hafta öncede, başka bir üreticimizde, parasını almaya giderken, yanarak can verdi. AKP hükümeti ticareti son derece bozdu. Çeltik, süt, et ve birçok konuda düzenleme yapamıyor. Artık, AKP ülkeyi yönetemez durumdadır. Üretim planlamasına dayalı bilimsel bir politika olması lazım.”
“İstikrarsız bir politika uygulanırsa, 2017 yılında başladığımız noktaya döneriz”
“Gelecek süreçle ilgili düşünceleriniz nedir?” şeklindeki soruya cevap veren Gaytancıoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu yılı baz alırsak, çeltik üretim alanlarının azalacağını düşünüyorum. Türkiye’de, çeltik üretimi 800 bin-1 milyon 200 bin dekar arasında değişmektedir. Ancak, bu oran gerilecektir. Eğer bu yılda, istikrarsız bir politika uygulanırsa, 2017 yılında başladığımız noktaya dönmüş oluruz.”